27 Mayıs 2019 Pazartesi

Meteoroloji ile İlgili Fıkra ve Anekdotlar - Abdullah Demirci

METEOROLOJİ İLE İLGİLİ FIKRA VE ANEKDOTLAR
 
                                                                       Abdullah DEMİRCİ
                                                                                          
 
Toplum içinde görev yapan tüm meslek mensuplarının başlarından geçen ilginç olaylar vardır. Bundan dolayı, söz gelimi doktor fıkraları, öğretmen fıkraları, avukat fıkraları gibi güldürücü özellikleri ön plana çıkan kısa hikayeler anlatılır.
 
Şüphesiz Meteoroloji’de çalışan arkadaşlarımızın da başından geçmiş böyle olaylar, fıkralık haller yaşanmıştır. Ya da toplumun hayal gücünde canlanan Meteoroloji ve çalışanları ile ilgili fıkralar, hikayeler uydurulmuş ve atfedilmiş olaylar dilden dile anlatılabilir. Bunun illa da gerçek olması gerekmez. O anlık veya konuşulan konu gereği böyle güldürücü fıkra anlatılır. Hakaret kastı taşımadıkça anlatılanlardan alınmak, gücenmek veya küsmenin yersiz olacağı kanaatindeyim. Bu düşünceden hareketle meteoroloji ile ilgili bazı yazılara yer vermek istiyorum.
 
Ayrıca yaşadığınız, anlatılan bu tür fıkraları, hikayeleri bize yazıp bizimle paylaşırsanız bunlar dergimizde yayınlanacaktır. Bu şekilde belki ileride bir meteoroloji fıkraları kitabı bile yayınlanabilir.
 
Geçtiğimiz yıl Temmuz ayında hayatını kaybeden TRT spikerlerinden Ersin İMER’le ilgili anlatılan bir olayı örnek verebiliriz.
 
TRT televizyonunda hava durumunu sunan Ersin İMER, bültenin sonunda çiftçilere de yağış, don, sıcaklık bilgilerini verir ve hava durumunu şu sözlerle bitirir :
 
“Donsuz geceler efendim”
Meteoroloji basın ilişkisi ile ilgili iki anekdot aktaralım:
Doğan Haber Ajansı, Van büro şefi Gurbet Gökçe anlatıyor :
“Bölgede çok şiddetli bir kış yaşanıyor. İstanbul, hava toparlaması istiyor. Van bürodaki arkadaşlar muhabire ulaşamayınca ilin Meteoroloji müdürlüğünü arıyor. Müdürlükte bekçiden başka kimse yok ve telefona o cevap veriyor. Muhabir ile bekçi arasındaki konuşma yöre şivesine uygun olarak geçiyor.
-       Buyurun Meteoroloji. Ben bekçi.
-       Merhaba amca. Müdür bey yok mu?
-       Yoktur.
-       Amca orda kar yağıyor mu? Çok kar var mı?
-       Valla bilmiyom, yetkili yok. Müdür gelip o desin, bilgi vermak yasahtır.
-       Ya amca bir bakıver camdan dışarıya.
-       Yoh bakmam. Bakmak da yasahtır. Müdür gelince bakar.” (Dmagazin 2004 Güz sayısı sf 61).
 
Milliyet Gazetesi eski Yayın Müdürlerinden Doğan Heper unutamadığı özel haberlerden birini anlatıyor:
“Bir de şansımızın da yaver gittiği bir haber vardı. İstanbul kurumuştu. Biz de Meteorolojiyi takip ediyoruz. O gün yağmur ihtimali var. Biz de “Yağdır mevlam su” diye manşet yaptık. Öğleden sonra şakır şakır yağmur yağmaya başladı” (Milliyet Pazar 15.05.2005).
 
Şimdi de internette dolaşan Meteoroloji ile ilgili esprilere bakalım.,
 
-       aloouuuvvv... Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü mü?
-       Evet, buyrun ...
-       Kardeşim bu ne soğuk ya??? Kıçımız dondu beee!!!
-       Beyefendi biz sadece hava tahmini yapıyoruz...
-       Hah tamam işte... şu an kaç derece?
-       Eksi 3...
-       Tüüü... Allah cezanızı versin sizin!!!
 
-       Alo Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü mü?
-       Evet buyrun..
-       Günaydın, bugün ve yarının hava tahminlerini alabilir miyim?
-       Maalesef şu anda bilgiler elimde yok, yardımcı olamayacağım.
-       Siz alışıksınızdır, camdan bakıp bir şey söyleseniz.
-       Bodrum kattayız beyefendi, burada cam yok.
 
Ülkemizde halk arasında meteoroloji ile ilgili bu kadar çok ve esprili hikayelerin anlatılması aslında kurumumuzun halkla iç içe olduğunu gösteriyor. Yapılan iş doğrudan halkın gündelik yaşantısı ile ilgili olduğu için pek çok doğru ile yanlışın birbirine karışması, bununla alakalı hikayelerin anlatılması doğaldır. Şunu da ilave edelim. Bu, sadece bizim ülkemize mahsus da değildir. Diğer toplumlarda da benzer fıkra, karikatürler v.s. mevcuttur.
 
                                  PIT PIT
Askeri filoda sabah brifingine katılan meteoroloji memuru,genel meteorolojik  değerlendirmelerden sonra katılımcılara o gün meydanda havanın açık ve az bulutlu geçeceğini ,yağışın söz konusu olmadığını söyleyerek konuşmasını tamamlar.
Brifingden sonra salondan çıkanlar bir de ne görsünler?Dışarıda yeni başlayan iri taneli yağmur var.
Gözler,hemen brifingi veren ve yağış olmayacağını söyleyen meteoroloji memurunu arar.Memur,meteoroloji ofisine gitmek üzere kendisine tahsis edilen araca binip oradan uzaklaşmak üzeredir.
Katılımcılardan birisi,hemen araca aracın yanına gider,kapısını açar ve memura sorar:
-Hani yağış yoktu?Hani hava açık ve az bulutluydu?
Memur, bir havaya bakar,bir düşen iri taneli yağmura bakar,söyleyecek fazla bir şey yoktur.Hemen kıvrak bir manevra ile katılımcıya döner ve”bu yağış değil ki biz buna meteorolojide pıt pıt deriz “cevabını verir.
 
                        ÇOBAN METEOROLOJİSİ
 
Üniversiteden bir grup botanik bilimci dağlarda bitkiler üzerine araştırmalar yapmaktadırlar . Günlük güneşlik bir sabah yazlık kıyafetlerle araştırmaya giderlerken çevreden bir çoban, gülerek:
-siz bu kıyafetlerle nereye gidiyorsunuz ,der.Ekipten birisi ;
-Araştırmaya gidiyoruz.Neden sordun? diye cevap verir.Çoban da:
-bugün yağmur yağacak ,ıslanır üşürsünüz ,der.
Araştırmacılar,bir güneşe ,pırılı pırıl havaya bakar, bir çobana bakarlar ve gülerek yollarına devam ederler.
 Öğleden sonra bulutlar kabarır,gök gürültüsü ile beraber şiddetli bir yağış yağar.
Ertesi gün bulutlarla kapalı serin bir havada araştırmacılar tedbirli olarak, kışlık kıyafetlerle yola çıkarlar ve aynı çobanla karşılaşırlar. Çoban yine onlara bakarak güler ve” bugün de bu kıyafetler içinde pişeceksiniz “der.
Öğlen olmadan hava açılır ,bulutlar dağılır.Kızgın bir güneş ortalığı yakar ,kavurur.Araştırmacılar akşam gelir gelmez çobanı yakalayıp” sen havanın nasıl olacağını nerden biliyorsun?” diye sorarlar.Çoban:
-Ben her gün sabah keçinin pöçüğüne bakarım;
Pöçük havada ise yağmaz,aşağıda ise mutlaka yağar “diye cevap verir.
 
Dr. Abdullah Demirci
Kültür Çağlayanı Dergisi
Sayı 32, Mayıs Haziran 2015

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder